Makale

WWW.ASTROSET.COM

ASTRO TERAPİ ve İLETİŞİM BOZUKLUKLARI

  Çağımız insanının en büyük sorunlarından biri iletişim sorunu. Pek çok defa aynı şeyi konuşmamıza rağmen birbirimize duygu ve düşüncelerimizi anlatamadığımızı gözlemleyebiliyoruz ve gereksiz yere kendimizi bir tartışmanın içinde buluveriyoruz. Peki ! Gerçek manada iletişim nedir ? Ve niye bu kadar sorun olmaktadır?  Anlatabilmek ve sahiden dinlemek… Karşı taraftaki insanla doğru iletişim kurmak, derdimizi anlatabilmek ve dinlemeyi başarmak hepimizin en büyük dileği!
  
Sadece bir terapi uygulamasının gerçekleşmesi için değil, herhangi bir işin başarılı olabilmesi için de masanın her iki tarafında mümkün olan en iyi dinlemenin gerçekleşmesi gereklidir. Tüm sektörlerde ve en önemlisi de evde, iyi bir dinleyici tavrı; tartışmaları çözmede ve diğerleriyle anlaşmada en iyi ilaçtır. İster birer satıcı olalım, ister anne baba, ister bir nevi hizmet sunuyor olalım insanlar bize ihtiyaç duyar ve gelirler. Oldukça sık olarak yardıma ihtiyaçları vardır veya çoğunlukla birinin hasta oluşu ya da ölüşü gibi bir dertleri vardır. Onlar bizlere, tıpkı bir hastanın doktorunun adil oluşuna güvendiği gibi güvenmektedirler. Hepimiz dinleme tavrımızı geliştirerek yarar sağlayabiliriz.

  Bu mutlaka karşımızdaki insana daha fazla zaman harcamak anlamına gelmez, gerçek bir iletişim, daha çok bir durumu, konuşanın gözünden görebilme isteğidir. Eğer bakış açımız kendimize dönüklüğümüzle daralmışsa karşılaştığımız insanla pozitif bir iletişim kurmamız ve sonuç elde etmemiz nasıl mümkün olabilir?
Öyle insanlar vardır ki, onlar konuşurken sadece kendi seslerini duyarlar, diğerlerine kapalıdırlar bazılarına ulaşmak pek mümkün olmayabilir ama ulaşılacak noktada olanların, iletişimlerini daha verimli kılma yolları aramaları da son derece doğaldır.

  Bir danışman ve profesyonel astrolog olarak, ” İletişim Bozuklukları, Kadim Bilgelik Öğretileri ve Kozmos” üzerine olan araştırmalarım bende, danışanlarımla paylaşmayı istediğim dinleme şekline dair bir anlayış doğurdu. Onların yanıtlarından yola çıkarak oluşturduğum bu düşünceler, danışanlarımın diğerlerine olan tutumlarını, ayrıca duyduklarını anlama ve hatırlama konularındaki yeteneklerini şekillendirmede birer araç oldular. Çalışmalarımızda; önce dinleme sonra dinlemeyi öğretme konusunda derinleştikçe ve uygulamalarımda bu önemli konuyu göz ardı etmediğimde bana Astro terapi uygulamalarımız sonucunda, daha mutlu olduklarını, iş ve aile ilişkilerinde kendilerini daha mutlu ve tatmin olmuş hissettiklerini söylemeye başladılar ve bu geri dönüşler de, iletişim ve dinlemeyi bilmek ve diğerleri ile de paylaşmak konusunda en büyük rehberim oldu .

   Ruhsal ve sosyal bakış açısından dinleme, güçlü bir değişim aracı olabilir. Danışanlarım kendilerini keşfetme yolculuğuna çıkmadan yani doğum haritaları eşliğinde, onları kendilerine daha iyi tanıtma çalışmalarımıza başlamadan önce işlerinin giderek daha stres dolu olmaya başladıklarını çünkü yakınlarının ve iş yerlerindeki kişilerin dinleme ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını anlatmışlardır.

  Örneğin; çocuklar, anne babalarına seslerini duyuramazlarsa, duygusal endişeleri ciddiye alınmazsa evde ve sınıfta problemli davranışlara sürüklenirler. Saatlerce seyredilen televizyon ve oynanan video oyunları okul için kalan tüm dikkati ve konsantrasyonu dağıtır ve notlar düşer. Kendinize örnek alacağınız iyi bir dinleyicinin eksikliği hayal kırıklıklarına, şiddetli patlamalara ve kontrol kaybına neden olabilir. Zamanla yerleşen zayıf bir öz saygı, işyerinde genele oranla düşük bir performans ve yetersiz dinlemenin yarattığı tahriplerin gelecek nesillere aktarılmasıyla mutsuz aile ilişkilerine neden olur.

  Bir kişiye görüşlerini yargı ve önerilerin tehdidi olmadan aktarma şansı verildiğinde dinleyicisi aynı görüşte olmasa bile bu, iyi duygular yaratmadaki ilk adımdır. Her iki tarafta da var olan bir açıklık hissi, tartışmaya ve problem çözmeye yolu açar. Öz saygı, dinlenilmekten kaynaklanan saygıdan meydana gelir. İnsanlar anlaşılmak gibi temel duygusal ihtiyaçları karşılandığında okul derslerine, projelerine ve işlerinin sorumluluklarına daha iyi katılabilirler. Saygı arttığında kendi potansiyelimizi daha iyi keşfeder ve diğerlerini de pozitif olarak etkileyebiliriz. Şuurlu bir dinlemenin bizlerin ve her gün karşılaştığımız kişilerin hayatının yönünü değiştirme gücü vardır.

  Dinleme aynı zamanda sağlıklı bir aktivitedir. Çalışmaların gösterdiğine göre, dinlediğimizde kalp atışları ve oksijen tüketimi azalır ve kan basıncı düşer. Diğerleriyle bağlantı kurmak iyi olmayı ve kendini ifade etme yeteneğini artırır ve bunların her ikisi de fiziksel sağlık için iyidir. İyi dinleyiciler olarak diğer insanların da sağlığını iyileştirmiş oluruz çünkü böylelikle onların da streslerini azaltmalarını sağlamış, kendi çıkmazlarını çözmeleri için desteklemiş oluruz. Empatik bir dinleyici, konuşan kişiye kendini değerli hissettiren, ona yardımcı bir geri besleme sağlar. İnsan dokunuşunun nadir bir kıymet olduğu bir dünyada bu, dikkate değer bir hediyedir.
 
Birçoğumuz her tür ayrılığın son bulduğunu, daha mutlu aileler ve çocuklarımız için daha güvenli, daha uyumlu bir gelecek görmeyi isteriz. Ama bireyler olarak bizler nasıl bir fark yaratabiliriz? sorusuna verilecek en iyi yanıt: “İşe, daha şuurlu bir şekilde dinlemeyi öğrenerek başlamak olacaktır.”
  Ve eğer bu konuda bir sorun hissediyorsanız, size kendinizi iyi hissettirecek herhangi bir terapik çalışmaya katılmanız çok verimli olacak, önce kendinizi dilediğiniz gibi anlatmanın rahatlığını ve sevincini yaşayacak sonra da, şuur altınızda gereksiz yere birikmiş tortu anılarınızı dışlaştırma imkanı bulacaksınız. Bir sonraki aşamada da dinleme ve karışınızdaki ile empati kurma yeteneğiniz önemi su üstüne çıkmaya başlayacaktır. ‘Dinleme gücünüzde azalma varsa sorun var demektir.’
 
Bu anahtar sözcüğün özellikle altını çizmek isterim çünkü günümüzün stresli, zor ve ağır yaşam şartları çoğumuzun bir yerlerde sıkışıp kalmasına neden olabilir ve bunu hiç kimseyle paylaşamıyor da olabiliriz.

  En iyi iletişim yolu dinleyerek kazanılan iletişim yoludur. İnsanlara kendini değerli hissettirmenin ilk adımı onları dinlemektir. Karışınızdaki insan kim olursa olsun, gözlerinizdeki anlama arzusunu ve gerçek iletişim kurma dileğinizi algılayacaktır. Şuurlu dinleme bize insanların sözlerini duymaktan daha fazlasını verir, onların görüş açılarının nasıl ve niçin ’lerini daha iyi anlamamıza yardım eder. Anlayış meydana geldiğinde, hiçbir anlaşmaya varılamasa bile her iki tarafta da bir sükunete erişilir. Anlayıştan yola çıkarak, bir diğer kişiye karşı saygı ve güven duyma mümkün hale gelir; zihinlerimizi açma ve potansiyel çözümlere karşı görüş alanımızı genişletme konusunda özgür oluruz. Dinleme, yaptığınız şey ister çocuğunuzdan odasını temizlemesini istemek, ister toplumsal barışı ilgilendiren bir seminer düzenlemek için olsun, herhangi bir iletişim tarzındaki ilk adımdır.
  Dinlemek konusuna önem vermek sağlıklı bir iletişimin ilk basamağı sayılır ve Astro terapi uygulamalarının belkemiğini oluşturur.

 

© Astroset 2004-2010