Ezoterizm ve Gizemcilik

WWW.ASTROSET.COM

YENİ İNSANLIĞA GEÇİŞ ve MAYA TAKVİMİ

  Tekamülcü ruhçuluk (Neo Spiritüalist) bilgilerimize göre, dünya bir tekamül okuludur. Her tufan bir öğretim döneminin sonunu ve yeni bir öğretim döneminin başlangıcını oluşturur. Öğretimin son bulması, o devre içinde uygulanan eğitimin son bulması demektir. Tekamüle bağlı bir ayıklanma sonunda yeni bir devre başlar ve tekamül süreci helezon şeklindeki gelişimini sürdürür.

  Devre Sonu’nun Özellikleri
  İçinde bulunduğumuz devrenin bitiş günlerindeyiz. 6-7 bin yıllık devrenin son günleri, ezoterik anlamda Maya takvimine de uygun olarak 2012’yle birlikte yeni spiritüel bir dönem başlıyor… Bu devre bir ayıklanma, liyakatlerin ortaya çıkması, insanı evrenle bir kılan bilginin alınması devresidir. Devre sonu, makul vicdanın, temiz duyguların ve sezgilerin, cehit ve sabrın karşılık görebileceği, sınavını veren herkesin yeni dönemin enerjilerini rahat kullanabileceği bir devredir. Yani evrensel yasalarla uyum içinde olan her insan hangi öğreti veya dinden olursa olsun, bu spiritüel enerjilerin daha hızlı yayılımından hoşnut kalacak, kendini arınmış, duru, saf ve huzurlu hissedecektir. Her yönden, semadan, uzaydan, yerden gelen yardımlarla, kurtulmak için kurtarmamız yani birbirimize sevgiyle, hoşgörüyle, iyilikle, merhametle davranmamız gereken bir devredir. Devre sonunda kişisel kanaatlerin hiçbir önemi yoktur. Büyük bir dikkat ve sabırla olayların gelişmesini beklemek, yeniliklere kendimizi hazırlamak, daha uyanık ve şeffaf bir muhakeme sahibi olmak son derece faydalıdır çünkü kim olursak olalım her düzeyden hepimizi çok şaşırtacak olaylar dizisi ile karşılaşmamız adeta bir mukadderdir… Bu tip şaşırtıcı olaylarla bu ara sık sık karşılaşıyor ya da duyuyorsanız bilin ki, sizde kendi kıyametinizi yani kendi uyanışınızı yaşamaya başlamışsınız…

  Tekamül hem toplumsal, hem de bireyseldir. Bireyin anlayış ve duyuşundaki değişimler şuur değişimine neden olur. Bireyin şuursal içeriğindeki değerlerin yeni bilgi ile tartılıp düzene sokulması da realite yani anlayış değişimine neden olacaktır. Dünya tekamül düzeni yeni devresinin içinde hızla yol alırken hepimizi üzüntü ve korkuya salan büyük afetler ortaya çıkabilir. Bu afetleri doğal nedenlerle açıklamak, birtakım yerli yersiz açıklamalarla işlerine geldiği gibi yorumlamak isteyenler olabilir. Zaten olaylar, anlayabilenler için ders ve bilgi kaynağı, anlayamayanlar için ise bir uyarıdır.

Maya Takvimine göre 2012 Yeni Bir Başlangıcı Simgeliyor

 

  Her yılın kozmik bir değeri, güneş sisteminde dengesel bir karşıtı vardır. Bu karşıt dengelenme %100’e ulaşıncaya kadar beşeri tekamülün dalgalanmaları, iniş çıkışları sürüp gidebilir. Sonuç, Dünya Okulu’nun öğretim devresinin sona ermesidir. Bu, yokoluş demek değildir. Yeni bir devrenin, yeni bir dönemin başlayacağının müjdesidir. Bütün yaşam uyanmak, aydınlanmak, evreni, doğayı, kendimizi tanımak, şuurun en derin ve en yüksek yerindeki özü bulabilmek içindir. Uyurgezer bir insanlık yerini uyanık şuurlara sahip bir insanlık ailesine bırakacak, aklın imkan sınırları aşılacak ve insanlar sadece enerji tüketen varlıklar olmaktan çıkıp değişimin gizli gücü ile enerji üreten varlıklar haline geleceklerdir.

  Bizim hala bir insanlık birliği yaratamamamızın bir nedeni de bize bırakılan mirastan dolayıdır: Geçmiş yüzyılların insanlarının enkarnasyon yüklerinden sorumlu değiliz ama sonuçlarından bizde etkilenir durumdayız. Bunlar bazı karmik yüklerdir (bu durumun, Hristiyanlık’taki batıl itikat olan “ebedi günah” ile karıştırılmamasını dileriz…). Bunlara bizlerin karmik yükleri de diyebiliriz çünkü geçmişte de bedenlendik, gelecekte de bedenleneceğiz ta ki dünya okulunu bitirene dek, yani yükler aslında sürekli enkarne olan varlıklar olarak yine bizlerin yükleridir. Bunların getirdiği bazı zorunluluklar ve oluşmuş bazı alanlar vardır. Bu alanlar henüz ortadan kalkmamış olduğu için, epey bir çaba gerekmektedir. Bunlar doğrudan doğruya bizim elimizde olmayan işlerdir. Yani şu andaki insanların nelerden hoşlandığı, neleri kale aldığı ya da almadığı meselesinde doğrudan doğruya sorumluluk varlığın kendisine ait değildir. Çoğu sorumluluklar dolaylı olarak ortaya çıkmıştır. Elimizde olmayan sorumluluklar haline gelmiştir. Örneğin, bizim Türkiye olarak içinde bulunduğumuz büyük zorlukların kaynakları ve kökleri Osmanlılar’a kadar gider.

  Devre Sonu’nun Hedefleri
 
Devre sonunun bize gösterdiği hedefler vardır. Bunlar hiçbir ulusa, ideolojiye ait hedefler değildir. Devre sonu, elinde bulunan içsel gelişim olanaklarını (“nimetleri”) kullanmamız için sanki bize yalvarmaktadır. Oysaki bizler hala eskiyi denemekte ısrar ediyoruz Ama tüm bu direnmelere rağmen, inkar edilemeyecek bir değişim sürüp gitmektedir. Devre sonu, bizlere sunduğu yeni yeni olanaklarıyla statükonun asla korunamayacağını göstermeye çalışıyor. Çünkü, tekamül süreci evrenin en büyük olgusudur. Gelişme ve değişme her yerde, her şekliyle vardır. Gelişim ve değişim sadece ruhsal bir olay değil, aynı zamanda maddesel bir olaydır.

  Dünya Okulu’nda bu kadar çeşitli din, felsefe ve inanç olmasının nedeni; dünya üzerindeki ayrı tekamül düzeylerinden ve ayrı devrelerden gelen varlıkların bilgi ve deneyim bakımından gelişmelerini sağlamaktır. Bundan dolayı dünya tekamülünü tamamlamak güçtür. Her türlü çelişki bizim dünyamızdadır. Gerçeğin bir elden ötekine bozulmadan geçmesi büyük bir kısmettir. Bu nedenle, dünyanın sürekli şaşkınlık veren olaylarla dolu olması  son devrenin niteliğidir. Verilen bilgilere göre, iyi ile kötünün ayırt edileceği, birinin alınıp ötekinin bırakılacağı ayıklanma süreci başlayalı çok olmuştur.

  Dünya gezegeninin ulaşacağı tekamül düzeyinin yani “yeni insanlık” düzeyinin gereği olarak, her ulus kendi içsel gelişim ihtiyaçları yönünde hızla ilerlemektedir. Ulusların hatalarla dolu geçmişlerinin kefareti ağır bedellerle ödenmekte, şuurlanma ya da uyanma haline geçebilmek için harcanan emek ve çaba, ıstırabı dayanılması güç bir duruma sokmaktadır. İnsanlığın en yüksek hırs ve bencillik devrini yaşıyoruz. Daima almak ve doymamak gibi bir idraksizliğin çilesini çeke çeke doymak ve vermek aşamasına gelmek gibi evrensel bir mutluluğu yaşama realitesine geleceğimiz tüm kadim  bilgilerde söylenmektedir. Bu tür bir yaşamın gerçekleşmesi ancak bilgi ve sevgi ile olacaktır.

Sonraki Bölüm >>

KAYNAKLAR:

Devre Sonu – Ergün ARIKDAL- Ruh ve Madde Yayınları

Ergün Arıkdal Salı-Perşembe söyleşileri

Yayın Tarihi: 30.Ağustos.2010

 

© Astroset 2004-2010